Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
partyboot
mezuniyet töreni ayini
kırılma durumu
durchbruch
çok (bir şey) olmak
Geçmiş
Cümleler
"çok (bir şey) olmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Colloquial
1
Konuşma Dili
çok (bir şey) olmak
be more than (something)
f.
"çok (bir şey) olmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 57 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
çok iyi bir şey olmak
be quite something
f.
2
Genel
bir şey hakkında çok az bilgisi olmak
know very little about something
f.
3
Genel
(bir şey) için çok ağır olmak
outweigh
f.
Phrasals
4
Öbek Fiiller
bir şey için çok tahrip edici/zararlı olmak
murder on something
f.
5
Öbek Fiiller
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak
rocket into (something or some place)
f.
6
Öbek Fiiller
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak
rocket to (something or some place)
f.
7
Öbek Fiiller
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak
skyrocket into (something or some place)
f.
8
Öbek Fiiller
çok hızlı bir şekilde (bir şey) olmak
skyrocket to (something or some place)
f.
9
Öbek Fiiller
çok sayıda biri/bir şey olmak
abound with someone or something
f.
Colloquial
10
Konuşma Dili
(bir şey) olmaktan çok (başka bir şey) olmak
be not so much (something) as (something else)
f.
11
Konuşma Dili
(bir şeyden) çok (başka bir şey) olmak
be not so much (something) as (something else)
f.
12
Konuşma Dili
bir şey olmaktan çok başka bir şey olmak
be not so much something as something
f.
13
Konuşma Dili
bir şeyden çok bir şey olmak
be not so much something as something
f.
14
Konuşma Dili
çok can sıkıcı biri/bir şey olmak
be the (absolute) limit [old-fashioned]
f.
15
Konuşma Dili
bir şey olarak/yapmak konusunda çok deneyimi/tecrübesi olmak
know what it is to be/do something
f.
Idioms
16
Deyim
(bir şey için) çok heyecanlı olmak
be keen about
f.
17
Deyim
(bir şey) olarak çok deneyimi/tecrübesi olmak
know what it is to be (something)
f.
18
Deyim
(iki şey) arasında çok ince bir çizgide olmak/yürümek
tread a fine line between (something)
f.
19
Deyim
(iki şey) arasında çok ince bir çizgide olmak/yürümek
tread a thin line between (something)
f.
20
Deyim
bir şey hakkında çok endişeli/heyecan içinde olmak
pull one's hair out
f.
21
Deyim
bir şey için çok heyecanlı olmak
be in a fever about something
f.
22
Deyim
bir şey hakkında çok endişeli/heyecan içinde olmak
tear one's hair out
f.
23
Deyim
(birisi için) çok kolay ve hoşa giden bir şey olmak
be meat and drink to somebody
f.
24
Deyim
(bir şey) hakkında çok katı olmak
be death on (someone or something)
f.
25
Deyim
(bir şey) çok büyük miktarda olmak
have (something) coming out of (one's) ears
f.
26
Deyim
bir şey yapmak için çok paraya, zamana sahip olmak
have money, time to play with
f.
27
Deyim
bir şey, yapmak için harcayacak çok parası, vakti olmak
have money, time to play with
f.
28
Deyim
çok farklı bir şey/durum olmak
be another matter
f.
29
Deyim
(bir şey için) çok mutlu olmak
be made up about (something)
f.
30
Deyim
(bir şey için) çok mutlu olmak
be made up (about/with something) [uk]
f.
31
Deyim
(bir şey için) çok mutlu olmak
be made up with (something) [uk]
f.
32
Deyim
(biri/bir şey) hakkında çok iyi düşüncelere sahip olmak
think greatly of (someone or something)
f.
33
Deyim
(biri/bir şey) hakkında çok iyi görüşleri olmak
think greatly of (someone or something)
f.
34
Deyim
(bir şey) çok fazla olmak
have (something) up the yin-yang
f.
35
Deyim
(bir şey) hakkında çok katı olmak
be death on (something)
f.
36
Deyim
çok farklı bir konu/şey olmak
be another thing
f.
37
Deyim
(biri/bir şey) için çok heyecanlı olmak
be keen about (someone or something)
f.
38
Deyim
(biri/bir şey) hakkında çok heyecanlı olmak
be keen about (someone or something)
f.
39
Deyim
(biri/bir şey) için çok heyecanlı olmak
be keen on (someone or something)
f.
40
Deyim
(biri/bir şey) hakkında çok heyecanlı olmak
be keen on (someone or something)
f.
41
Deyim
(biri) için çok kolay ve hoşa giden bir şey olmak
be meat and drink to (someone)
f.
42
Deyim
(biri) için çok çekici/cazip bir şey olmak
be meat and drink to (someone)
f.
43
Deyim
çok iyi (bir şey) olmak
be no mean (something)
f.
44
Deyim
(biri/bir şey) için deli divane olmak, (biri/bir şey) için çok heyecanlı/hevesli olmak
be wild about (someone or something)
f.
45
Deyim
(biri/bir şey hakkında) çok endişeli olmak
be worried sick (about someone or something)
f.
46
Deyim
(biri/bir şey) için çok kolay olmak
come naturally (to somebody/something)
f.
47
Deyim
(bir şey) için çok hevesli olmak
get an itch for (something)
f.
48
Deyim
(bir şey) için çok hevesli olmak
get the itch for (something)
f.
49
Deyim
(bir şey yapmaya) çok hevesli olmak
get an itch to (do something)
f.
50
Deyim
(bir şey yapmaya) çok hevesli olmak
get the itch to (do something)
f.
51
Deyim
(bir şey hakkında çok) heyecanlı olmak
be (all) steamed up (about/over something)
f.
52
Deyim
bir şey yapmaya çok katkıda bulunmak/katkısı olmak
go a long way towards doing something
f.
53
Deyim
bir şey yapmaya çok yararlı olmak
go a long way towards doing something
f.
54
Deyim
bir şey yapmaya çok yardımcı olmak
go a long way towards doing something
f.
55
Deyim
bir şey hakkında çok endişeli/heyecan içinde olmak
tear out (one's) hair
f.
56
Deyim
(bir şey) yapmaya çok yakın olmak
teeter on the brink of (something)
f.
57
Deyim
(bir şey) yapmaya çok yakın olmak
teeter on the edge of (something)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of çok (bir şey) olmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy